19 Şubat 2008 Salı

inanç, türban, özgürlük vs

inanç meselelerinde konuşmayı sevmem, herkesin inancı kendine neticede. neye inanırsanız da, o gerçektir sizin için.
kimisi reenkarne olacağına inaır ve ancak nirvana ilke sonsuzluğa erişeceğine, beriki cehennemde yanacağına veya direkt hurilerin cirit attığı cennete ulaşacağına. buyrun kardeşim inanç sizin, umut sizin, umutsuzluk da... dilediğinize inanın, yeter ki karşınızdakinin inancına da saygı gösterin.
benim derdim, kendi inançları dışında kalanları ötekileştirenler: öteki de daima yanlıştır, kötüdür, yok edilmelidir. (fanatizm burada mı başlar tartışmasına da girmek istemiyorum.)
son günlerdeki bu lüzumsuz türban tartışması pek güzel de gına getirdi.
ülke gündeminde başka mühim husus kalmamış gibi herkes oraya odaklanımş durumda. bir yerlerde birilerinin konuştuğunu duyar gibiyim:
- ne güzel kıvırdık, gündemi doldurduk
- he ya, artık kaç ay rahatız, banka mı hortumlasak, kimin malını kime peşkeş çeksek, kimsenin ruhu duymaz...
bravo!

bence türban da serbest olmalı, lambda da var olmalı ama, türbanlının rahatça yürüyebildiği yollarda travestiler de yürüyebilmeli, taciz edilmeden, saldırıya uğramadan... ne alakası var demeyin, hedef özgür olmak değil mi?
ama işte bazıları, bir tek kendine müslüman...

son günlerde bir bildiri konuşuluyor pek, konuşuluyor dediysem yanlış oldu, ben sadece açık radyo'nun haber yorum programında ömer madra'nın devamlı methinden dinliyorum demek daha doğru olacak. üç türbanlı hanım kızımız kaleme almış bu bildiriyi ve sadece türban değil, özgürlük adına diğer haksızlıklara da değiniyorlar; kürt sorununa, 301'e vb, üstelik hepsi çözülmedikçe özgürleşmeyeceklerine de bildiriyorlar.

bir anlamda, farklı bir cepheden, daha geniş bir perspektife sahip kişilerin de sesini çıkarması güzel, ama işte eşitlikçi anlayışın zırt dediği bir nokta var ki, en başında değindiğim husus o. pek güzel, herbirine değinmişler, ama hani lambda'nın durumu? hukuka ve ahlaka aykırı olduğu ileri sürülerek kapatılma kararı çıkan gay ve lezbiyenlerin derneğinden bahsediyorum.
ve lambda'nın çok güzel özetlediği basın açıklamasının başlığıyla bitiriyorum bu yazıyı: "eşitlik ve özgürlük herkes için, eşcinseller hariç..."

Hiç yorum yok: