24 Mayıs 2012 Perşembe

ben bu değilim

ya kimim? bir barda oturmuş günün özetini hasbıhal ediyorum zat-ı şahanemle! - de git, dingil! < deme, kalbimi kırıyorsun! - ağlarım bak! < hadi oradan - zorlama beni < zorlarsam ne olur? - git başımdan da kafamı toparlayayım! < seninki de kafa mı? - ne istiyorsun benden? < senin kendine itiraf edemediğini söyletmeye çalışıyorum desem? - off!!! yapacak daha iyi işler bul kendine derim! < senden yapacak daha iyi işim yok ki! - vay anam vay!!! < hahahahaha - ne olur git başımdan! < niye? - hassas bir dönemden geçiyorum, üstüme gelme ne olur! < ooooo, terminolojin nasıl da yumuşadı! az evvel dingil idim, şimdi "ne olur"a döndün! - evet. < durum o kadar vahim yani? - evet! < acıdım sana! - eee? < bana gitmek düşer... - oh be! < erken seviniyorsun... - anlamadım. < erken, vakti gelmedi henüz. - off sen de mi? < hahahahaha - iyi geceler. bu tuhaf bardan kalkıp eve gitme vakti gelmiş.

Hiç yorum yok: