yaratıcı yurdum insanı kalabalık otobüslerde ayakta kalma derdine de bir çözüm bulmuş!
katlanabilen sandalyesini yanına alarak bu duruma önlem aldığı gibi, yandaki resimde görüldüğü üzre de hafiften caka satıyor.
ama tek satacağı cakasıyla da sınırlı kalmıyor. diyelim ki bu değerli kardeşimiz kendine yer buldu. "ne salağım, boşuna taşıdım sandaleyeyi, tüh" diye demesine gerek yok. hemen, iş bitirici bitirim tadında sandalyesini ayaktaki diğer garibanlara ikram ederek günün kibar ve duyarlı insanı seçilebilme potansiyeline erişebilir.
ya da evde aç bekleyen bebelerini düşünen bir kimseyse (aslında burada "paragöz" diyecektim, ama ayıp olmasın dedim), pekala da kiraya verebilir.
bu vesileyle de sandalyeyi boşuna taşımamış olmanın gönül veya (şıngır şıngır paralarla) cep rahatlığını yaşayacaktır.
darısı diğer girişimci yurdum insanının başına o halde!
2 yorum:
yazarken kullandığın uslup uzun zaman önce okuduğum hikayelerinle çok değişiklik göstermesede , konu bulmadaki zorlanmanı yoğunluğuna bağlıyorum .Ben senden daha sosyal içerikli ve nokta vuruşlu yazılar beklediğimi hatırlat istiyorum.
enteresan yaa...:)...komiksin isimsiz kahraman ;)) Zibicim yazmis iste, gordugunu yasadigini yaziyor, o gun onu dusunmus de ne olmus yani...hergun politika ile mi yasayacagiz...hem bu yazi sosyal icerikli degil mi yani? ellerine saglik Zibicim yazmissin, guzel de etmissin arkadasim...isimsiz herne kadar hayal kirikligi yasiyor olsa da...bana gore sen hic konu bulmada zorlanmiyorsun...tesekkurler x
Yorum Gönder